Saadet'in Internet Dünyası

Monday, March 27, 2006

YARININ YARINI


Bugün pazartesi,haftanın ilk günü.Hani hepimizde vardır,hafta başı ,aybaşı,yılbaşı gibi..... Tüm kararlarımızı,başlangıçlarımızı hep bu zamanlara denk getiririz.Rejime bu tarihlerde başlarız. Çünkü başlangıçlar bir ümittir.Her ne kadar başladığımız işi tutarlı bir şekilde devam ettiremesekte!Nasıl olsa tekrar başlayacağımız hafta ,ay,yıl vardır hep önümüzde,hep ertelesekte...Çocuklar okula başlar ilk dönem başarısız olur,sonra görün beni diğer dönem başarılı olcağım der;diğer dönem biter durum aynı..... Verilen sözler,yapılmayan icraat.Bu şekilde devam eder gider.Aslında başlamak için başlangıç günlerine hiç ihtiyacımız yok.Önemli olankarar verebilmek ve başlamak.yarın bile geç olabilir,verilen kararlarda bırakın günleri saatler bile önemli olabilir.Genelde sağlığımızla ilgili olylarda hep erteleriz.İhmaller bazan başımıza büyük işler açabilir.Kararsızlar,ihmalkarlar için yarının yarını çoktur.Önemli olan yarının işini bugün yapabilmektir.

Sunday, March 26, 2006

GÜNÜMÜZDE SEVGİ VE AŞK


Günümüzde sevgi ve aşk kelimesi pek çok kişinin diline dolayıpağzından düşürmediği bir moda sözcüğü oldu.Televizyon yada magazin basında sevgi ve aşk kelimesini yalnızca diline dolatıp gerçek anlamda sevgiyi içinde hissetmeyenlerin,sürekli sevgiden aşktan sözetmeleri,aslındadeğeri ölçülmez ,pahası biçilmez bir manevi duyguyu kirletmekten yok etmekten başka bir işe yaramıyor.Aşkı sevgiyisıradan şeylerin tutsağı yapmak şehvete kurban etmek onu sonsuza kadar yitirmek demektir! Gerçek sevgi şehvete kurban edilmeden kirletmeden ,çıkarsız ,hilesiz karşı tarafa sunulmalı.Dil ucuyla sevgi edebiyatı yapmak mevsimlik ,günlük,gecelikaşk yaşamak,sevişmeyi sevgi yada aşk sanmak ;cehalet,delalet,budalalık,aymazlık ve sevgiye ihanet etmekten başka bir şey değildir.Bu sevgiye yapılan en büyük vefasızlık ,haksızlık ve kötülüktür.Sevgi insanın yüreğinde doğan ve zamanla insanın bütün benliğini ,hücrelerini saran kutsal bir duygudur.Gerçek sevgi gecelik,mevsimlik aşklarla ölçülemez.Mutlak emek verilmesi gereken ve paylaşılarak çoğalan ,büyüyen,büyütülen,anlamı rengi kokusu,aklığı ,ışığı olan bir duygudur.Günümüzde pek çok insanın elbise değiştirir gibi sevgili değiştirmesi ve seviştik sözcüğünüaşk yaptık sözcüğüyle eş tutmalarını şaşırtıcı ve bir okadarda tiksindirici buluyorum.İnsan psikolojisinde insanlarda yüce ve kutsal duyguları girişimleri besleyen duygular olduğu kadar ,bazılarındada insanı süflüleştiren onu aşağılık gelmesini sağlayan bir takım ucuz, nefsi,ve iğrenç tutkular vardır.Bunları aşk ve sevgi sanmak en büyük cehalet ve aptallık değilde nedir söylermisiniz? Meselenin asıl en kritik yanı ne yazıkki pek çok insanın bu aşağılık tutkuları aşk ve sevgi zannetmesidir.Bu zamanda sevgininde ,aşkında,sanatında,emeğinde beş para etmez hale getirildiği dünyamızdainsanın insan olarak varlığını sürdürebilmesi ancak bu banal duygulardan kendini korumayla mümkündür.Oysa her şeyin başı sevgidir.Sevgisiz hiç bir şey güzel ve anlamlı değildir.Gerçek sevginin yolu yürekten,yüreğin yoluda beyinden geçer.Beynin yolu iyi niyetten temiz ve ahlaklı olmaktan geçer.Sevgi ahlak dışı hiçbir duygu kabul etmez.Olması gerekende budur.Çağımızda temiz,erdemli,kirlenmeden yaşamak zor ve çileli bir yoldan geçmeyi gerektirir.Ama bu yol temizdir,insanidir,kutsaldır.Derinliği,güzelliği,anlamı olan bir yaşam biçimidir.Gerçek sevginin özlemini duyarak ve bu duyguda kendini bulan insan nereye giderse gitsin,nerede yaşarsa yaşasın insan kalır.Çünkü insanın insan olarak kalması insan sevgisinden,dürüstlüğünden ödün vermemesi ben kalması gerekiyor.Sevgi özlem,bilinç,kişilik derinliği yaratır insanda.Mağazalar,lüks arabalar,günübirlik sevgiler değil.En eski ve zamanın tek yüceliktir sevgi unutmayın;Her sabah uyandığınızda ince bir sevda yakmıyorsa yüreğinizi,vicdanınıza bakabileceğiniz yüzünüz yoksa aynalarda,yüreğinizde merhamet,gözlerinizden rahmet akmıyorsa,sevda denizlerine,ve yakmıyorsa içinizi incecik bir merhamet ateşi;Satın gitsin!!!! Bu dünyada benim dediğiniz neyiniz varsa.Ağlarken gül dökmüyorsa gözlerinizin altı.

Saturday, March 25, 2006

BAĞDAT TÜRKÜSÜ


hastahane koridorlarında ağlayan ve yeni solmuş bir gülün adıdır; Zeynep,
karanlığa inat binlerce yıldızların, Bağdat’a doğan gecenin adıdır; Zeynep..
yıkılmış kentlerin dili yoktur, bilirim…
sevgiyle harmanlanmış dostluklar nerede!
martın yirmisinde denize hüzün akar, mavinin türküsünü söyleyenler nerede!
Necef’te, Basra’da yaraları kim sarar.. anlaşılan medeniyet tarihte kalmış..
dünyaca şanlı iki zalimin elinden, muharrem ayı şu Irak’a haram oldu,
yüreklerde acılar şimdi çok derinden, şehirlerde talan, minik eller kan oldu,
mazlumlarda ah, mazlumlarda şimdi figan…
yaralı Bağdat; bir kralın sürgün evi..!
dünya tarihi on dört asırdan bu yana,
dini bir milletleri, hiç ayrı görmedi,
en içli güfteler Bağdat’lı analarda: “gidip gelmeyecek, dönüp görmeyecekler…! ”
Zeynep, sabah olmasını beklemektedir,
en hüzünlü dualar da gece dökülür…
maveradan melekler gülümsemektedir,
ve soysuz bir saltanat tarihe gömülür,
zalime sürgün, mazluma bir cihan düşer…
sokak başlarında koşan sonra da gülen, ve hiç solmayan bir gülün adıdır; Zeynep..
en karanlık gecenin sabahına doğan, üstümüzdeki güneşin adıdır; Zeynep,
bir notanın son durağıdır; Zeynep, Zeynep…
savaşlara ceza verebilseydim eğer,
ebediyen mutluluğa mahkum ederdim.

ZAFER ŞIK 03 Nisan 2004, Tarsus

Sunday, March 19, 2006

MEVLANANIN İNSAN OLMADA YEDİ ÖĞÜDÜ



Mevlananın insanların insan gibi olmaları gereken yedi öğüdünü okuyunca çok etkilendim. Bunları sizlerle paylaşmak istedim

1:Cömertlik ve yardım etmede akarsu gibi ol.

2:Şefkat ve merhamette güneş gibi ol.

3:Başkaların kusurunu örtmede gece gibi ol.

4:Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol.

5:Tevazzu vealçakgönüllülükte toprak gibi ol.

6:Hoş görülükte deniz gibi ol.

7:Ya olduğun gibi görün,ya göründüğün gibi ol.

HER ŞEYİN BAŞI SAĞLIKLI OLMAK

Uzun zamandır yazamadım.Bilgisayarın başına oturmaya fırsatım olmadı.Yeğenimin sağlık problemleri,onun arkasından benim bel fıtığımın nüksetmesi beni hayli yordu. İnsan sağlığını kaybedince ancak kaybettiği değerin farkına varıyor.Hasta olunca nekadar yardıma muhtaç olduğunuzu anlıyorsunuz.O zaman sadece size bir bardak su verene minnettar oluyorsunuz.Dost bir elin değerini daha iyi anlıyorsunuz. Belkide hasta olmanın en iyi yanı bu.Dostlarınıza daha sıkı sarılma imkanınız oluyor.Son bir haftadır hareket edememek ,yardımsız hiç bir şey yapamamak öyle zorduki. Allahıma şükür bu dönemde dostlarım hiç yanımdan eksik olmadı.Son zamanlarda koşturmaktan öyle yorulmuştum ki şaka bir yana bu hastalık ağrılıda olsa biraz dinlenmemi sağladı.Allaha şükür mustafa ağır beyin ameliyatının arkasından iyileşme yolunda,bende biraz daha iyiyim.Her şey yoluna giriyor.Bu zaman içinde sabrıda öğreniyor insan . Allah yeterki dermansız dert vermesin.Ben böyle zamanlarda kendime telkinim hep şu oluyor;ilerde üzüldüğüne üzülme.Çünkü her şey yoluna giriyor.Ruh sağlığın bozulunca düzelmesi çok zor oluyor.Sıkıntıyla,hastalıkla başetmek için sağlıklı beden ve ruha ihtiyacımız var.Gelecekte olabilecek olaylar için ,bugün kendimizi neden üzelimki.Herşey bir yana sağlıklı olmak çok güzel,dünyanın kıymetli hiç bir şeyiyle değişilmez.